Kayıtlar

2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mazi ve Ati arasında

Resim
Birimizin başına gelebilecek iyilik ve kötülük kendi başımıza yaşıyor olduğumuzda kendi ellerimiz ile kazandığımızdan ibarettir ancak içerisinde varlığımızı devam ettirdiğimiz bir topluluk var ise kendimizin hak ettiğinden daha fazla iyilik ve kötülük ardımız sıra bizi takip edecektir.  Nasıl ki insanın kendisine kendi kazandığı var ise işin gerçeği topluluklar içinde bu aynen geçerlidir. Bazen hak etmediğimize inandığımız iyilik ve kötülükler işte o içerisinde var olmaya devam ettiğimiz topluluk nedeni iledir.   İnsan az biraz düşününce hayatına anlam katan ve onu zorlayan olayların sebeleri ile bulguları hayatının bir yerinde nasıl edindiğini bulabiliyor. Ancak zamanın insanı tek başına neredeyse aç karnını doyuracak yeteneklerini dahi yitirmiş olduğundan çoğunlukla topluluk olarak yaşayıp, topluluk olarak  yaşantıların sonuçlarını kabullenmektedir.  İşte tamda sorun burada başlıyor beni klavyenin başına iten düşüncede tam bu noktada ortaya çıkıyor. Günümüz insanı, moder

Çocukların camide ne işi var

Resim
çocuklar camide olmalı camide oyun oynamalılar camide koşturup durmalılar ya işte cami dediğin yer bildiğin oyun parkı olmalı. İşin gerçeği yaşlılar için köy kahvehanesi olan caminin çocuklar için oyun parkı olmasında sakınca yok. Caminin işlevinin ne olduğu ya da ne olması gerektiği hususu açık edilmeden cami – çocuk ikileminin amacı ve sonucu belli olmayacaktır. Cami dediğin Camiler namazların eda edildiği yerler olarak kalması tarafı isek camilerin bunun dışında hertürlü işlevini yok etmeliyiz. Namaz kılınma anı açılıp sonra kapanan yerler olmalıdırlar.* Camiler eğer ki sosyal hayatın bir parçası olacak ise sokağın, evin, toplu taşıma araçlarının, kamu kurumlarının, okulların nasıl açık ve örtük olarak devam eden eğitici – öğretici rolleri var ise camiler de bu anlamda iş görür olmalıdır. Çocuk eğitimi camide değil evde başlar Çocukların nerede nasıl davranacağına ilişkin bilgi ve becerilerini kazandıkları yer evleri, ilk örnekleri ise anne babaları olmal

Sabah sabah.. Toplum..

1. Bir toplulukta ne kadar çok şeyi Allah'a havale ediyorsak sanırım o ölçüde adaletten huzurdan mutluluktan uzağız.. Her gün onlarca kere Allah deyip devam eden ve birgün adaletin -her anlamda- gerçekleşeceğine olan inanç hem çok saf hemde diğer taraftan işe yarar değil.. Evet çoğunluk işin Allah'a havale edildiği bir toplulukta o topluluğunun egemenleri ve egemen olan gücüde maalesef Allah'a havale edilmiş durumdadır. Allah değil şeyh Allah değil devlet Allah değil yaşayan yada ölü herhangi bir insan ... 2. Zenginlerinin cahillikte, aşırılıkta, görgüsüzlükte, ben merkezcilikte bu kadar ileri gittiği başka neresi vardır acaba.. Zenginlik gelirin yüksek olması oturup kalkmasını bileni anımsatır inancının yerle yeksan olduğu biz zamanda yaşıyoruz. Mutluluklar.. Zenginler sonradan görme olduklarını bağıra çağıra her halleri ile ifade ediyorlar.. arabaları, en çokta arabaları, saatleri, telefonları, kıyafetleri ile kişilik bulduklarını zanneden bu tipler ile ne yapa

Tanımların kurbanı olan hayatlar

Resim
 Var olmak ve sonrasında canlı olmak* ile başlayan hikaye, insan olmak ve oradan kadın ve erkek olmaya ve sonrasında ise binlerce farklı tanımlamayla devam ediyor. Başlangıç noktasına -var olmaya- ne kadar yakın isek o kadar mutlu olabileceğimizin farkına varmaksızın her birimiz her geçen zaman daha fazla tanım ile sıfatlandırılmak kaygısındayız. Başlangıç noktasında ki oluş ile zaman ile edinilen sıfatların arasında bocalayıp duran insanın yaşadığı içsel sancının oluşturduğu sorunların haddi ve hesabı yok. İnsan alemde ki her şey ile varlık kazanan- verilen olarak ortak payda da buluşabiliyor iken, zamane insanı kendisini, çevresinde her ne var ise onun efendisi olarak algılamayı başarı olarak tanımlamaktadır. İnsan maddi ve manevi her ne var ise ona sahip olmak ve onun ile birlikte adlandırılmak kavgası ile hareket etmektedir. İnsan alemin varoluş zamanı içerisinde çok kısa bir anda var olabilmekte iken dahi tanımlamalara kurban edilen bir hayatı yaşamaktadır. İ