Çocuk Koruma Kanunu'na Göre Eğitim Tedbiri Uygulaması


Her çocuk herhangi bir çocuk kadar değerlidir, önemlidir, hizmete ve topluma katılmaya hakkı vardır.

Giriş
Tedbir Uygulamaları
Suça Sürüklenen Çocuk yada Okul Çağı Çocuğu
Eğitim Tedbiri Uygulaması
Eğitim Sistemi, Yenilikler ve Beklentiler

Giriş
Değişen ve değişirken standartları aynileşen dünya bu ayniliği sadece teknolojide ve yaşam koşullarında değil, bireyin (çocuk-kadın-erkek) hak ve ödevlerinde de mecburi kılmaktadır. Ülkelerin kendilerine has olan hukuk sistemleri ve mevzuatları, birlikte hareket ettiği diğer ülkelerin ki ile pararlellik göstermesi beklenmektedir. Türk hukuk sisteminin genelinde olduğu gibi çocuklara ilişkin yapılanmasında da uluslararası sözleşmelerden doğan sorumluluk ve denetimlere açıklık sağlanmaktadır. Ülkemizden çocuklara dair hukuk sistemi, uluslararası sözleşmeler ve kabullerin yanında yurt içerisinde yapılan çalışmalar neticesinde 2005 yılında hali hazırda yürürülükte olan Çocuk Koruma Kanunu yasalaşmış ve kanunun gereği olan düzenlemeler ve kurumlar arası ilişkiler zamanın şartlarına göre yerine getirilmesi amaçlanmıştır.

Çocuk Koruma Kanunu'nun öznesi Suça Sürüklenen Çocuklar olarak ön plana çıkıyor olsada birazdan alıntılayacak olduğumuz gerekçe ve kanunun diğer gerekçelerinden de anlaşılacağı gibi kanun tüm çocukların hayatına dönük düzenlemeler içermektedir. Çocuk Koruma Kanunu ilgili genel gerekçelerinden bir tanesi "kanunda, suç sayılan eylemlerin bir kısmının çocukların içinde bulundukları koşullardan kaynaklandığı, bir kısmının ise ergenliğe özgü davranışlar olduğu öngörüsünden hareketle, risk faktörünün araştırılması ve ortadan kaldırılması için etkili önlemlere başvurulmasını sağlayıcı mekanizmaların oluşturulmasını hedeflemektedir" açıklamasıdır.

Tedbir Uygulamaları
Çocuk Koruma Kanunu gerekçeleri, kanun maddeleri ve işleyişi ile özel bir alana hizmet verildiği varsayımına dayanmaktadır. ÇKK'nun öznesi olarak görülen Suça Sürüklenen Çocukları, Suç davranışından korumaya çalışırken temelde tüm çocukların suça ilişkin etkiden korunmasını hedeflediği düşüncesi ile ÇKK 5. maddesinde çocuklara ilişkin "Koruyucu ve Destekleyici Tedbirler" önerilir. ÇKK'nda tedbir olarak; danışmanlık, eğitim, bakım, sağlık ve barınma tedbirleri anlaşılır. ÇKK'nda geçen tedbir maddelerinin uygulanması "ÇKK'na göre verilen koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının uygulanması hakkında yönetmelik" ile düzenlenmiştir.

ÇKK'na göre düzenlenmiş olan tedbir kararlarından herbirisi çocukların ihtiyaç alanına göre fazlasıyla önemlidir. Tedbir maddelerinden bir tanesi olana "Eğitim Tedbiri Uygulaması" hakkında yapılan ve söylenilenler ise çocuğun yaşam akışının geri dönüşü olamayacağı ve bireysel bilgi ve beceriye dönük kazanımların kritik dönemleri olduğundan ve de suça sürüklenen olarak ifade edilen her çocuğun eğitim çağı çocuğu olduğununda farkındalığına ulaşıldığında bu tedbir sürecinin önemi ve uygulaması daha da önem kazanacaktır.

Suça Sürüklenen Çocuk yada Okul Çağı Çocuğu
Ülkemiz ceza kanunlarında çocuklar için yargı süreci yaşa (12-15 /15-18) ve çocuğun suç davranışını tanımlayabilmesi - irade edebilmesine göre değerlendirilmektedir. Ülkemiz Milli Eğitim sisteminde ise her çocuğun son yapılan düzenlemeler ile birlikte 6 yaşlarında başladığı eğitim sürecine kademeli olarak 12 yıl süresince zorunluluk dahilinde devamı gerekmektedir. Suça sürüklenen ve zorunlu eğitime dahil olması gereken çocuk aynı çocuk olduğuna göre bu noktada eğitim felsefesi ve yönetimi ile ilgili çalışmaların çocuk hukuk sistemi ile olan işbirliği ve içiçeliği dikkate değerdir.

Çocuk, tek başına bir varlık değildir. Her çocuk anne ve baba, içerisinde var olduğu bir çevre (kültür, ahlak, ekonomi, gelenek, teknoloji...) ve de onun için düzenlemeler yapmak zorundalığı olan devlet sisteminin (ulusal ve uluslar arası yeterlilik, standart) etkisi altındadır. Her çocuk herhangi bir çocuk kadar değerlidir, önemlidir, hizmete ve topluma katılmaya hakkı vardır.

Eğitim Tedbiri Uygulaması
ÇKK'nun tarafı olmak zorunda kalan çocuk eğitim sistemimizin de bir tarafı olduğundan hareketle kanunda şu şekilde "Eğitim tedbiri, çocuğun bir eğitim kurumuna gündüzlü veya yatılı olarak devamına; iş ve meslek edinmesi amacıyla bir meslek veya sanat edinme kursuna gitmesine veya meslek sahibi bir ustanın yanına yahut kamuya ya da özel sektöre ait iş yerlerine yerleştirilmesine” ifadesini bulan tedbir uygulması eğitim olanaklarından bir şekilde mahrum kalmış çocuğun tekrardan eğitim sisteminin akademik ve mesleki uygulamlarına dahil olması amaçlanmıştır. Eğitim Tedbiri uygulmasının ile milli eğitim sisteminin bir parçası olduğu ve eğitim tedbiri uygualması ile bir şekilde milli eğitim sisteminden uzaklaşmış çoocukların tekrar eğitim sistemine dahil olmaları ve gerekli akademik-mesleki becerileri kazanamları amaçlanmaktadır.

Çocuk Mahkemeleri Hakimleri kovuşturma yada Çocuk Savcılıklarının istemesi halinde soruşturma aşamasında, mahkemelerde görevli yada görevlendirilmiş sosyal çalışma görevlilerinin çocuk hakkında düzenlediği sosyal inceleme raporununda katkısı ile birlikte eğitim tedbiri kararı alabilmektedir. Kararın uygulaycısı Milli Eğitim Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'dır. Çocuk hakkında uygulanması istenilen tedbir kararının, eğitim tedbirinin tarafı olan bakanlıkların ilgili il müdürlükleri aracılığıyla sağlanması beklenmektedir.

Çocuk Mahkemeleri tarafından verilen tedbir kararının uygulayıcısı kurum yada kişiler bu kararın ne şekilde uygulanacağına ilişkin bir plan hazırlar ve en geç 10 gün içersinde mahkemeye sunmalıdır. Çocuk Mahkemesi Hakimi ihtiyaç halinde planda değişiklikler yapılmasını isteyebilir ve mahkemeye sunulacak olan en geç üçer aylık raporlar ile sürecin işleyişini incelettirir.

ÇKK ve ÇKK tedbir maddelerine ilişkin uygulama yönetmeliğinin sürecin işleyişinde temel varsayımları ortaya koyduğu ve bu sistem dahilinde ihtiyaç duyan çocukların eğitim tedbiri uygulamasından fayda sağlamaları beklenmektedir.

Eğitim hakkının vazgeçilemezliği, fırsat eşitliği ve devletlerin bu konuda sorumluluklarını kayıt altına alan uluslarası metinlerden ilki BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme'dir. BM Çocuk suçluluğunun önelenmesine ilişkin Riyad ilkelerinin de önemli bir kısmı eğitim başlığına ayrılmış ve devletin sorumlulukları, eğitim sistemlerinden beklentiler ve okulların yapıları hakkında standartlar sunulmak istenmiştir. Özgürlüğünden yoksun olan çocukların eğitimlerininde engellenmeden devam etmesi gerektiği ise BM Havana kurallarında taraf devletler için vurgulanmıştır.

Eğitim Sistemi, Yenilikler ve Beklentiler
Ülkemizde çocuklar için eğitim kademeli olarak 12 yıl zorunlu olarak düzenlenmişt ve eğitim kademlerinin ilk 4 yılı ilkokul, ikinci 4 yılı orta okul ve son 4 yılı ise lise olarak isimlendirilmiştir. İlk 4 yıllık eğitim tüm öğrenciler için aynı özellikleri taşırken, ikinci 4 yıldan itibaren çocuklar farklı okul tercihlerinde bulunabileceklerdir. Lise düzeyinde ki okullar anadolu liseleri ve meslek liseleri şeklinde ayrılmış, genel liseler çoğunlukla meslek lisesine dönüştürülmüştür.

Eğitim sistemi daha dinamik ve günümüz üretim ve istihdam alanlarına duyarlı – uygun hale getirilmesi amaçlanmaktadır. Çocukların aldıkları eğitimlerin yaşamlarında somut gerçekler olarak pratik kazanması, okul sonrasında mesleki bilgi ve birikim oluşması beklenmektedir. Ancak akademik yada mesleki eğitim sistemlerinin ve onların beklentilerinin çocukların "çocuk" oldukları ve "çocukça" ihtiyaçları olduğu gerçeğini gözardı etmemelidir. Okullar çimento, tuğladan oluşan duvarlar olmaya devam ettiği sürece çocukların çocukluk yapıp o kapalı yapılar içerisinde kalmaları hep bir disiplin sorunu olarak ortaya çıkabilecektir.

Çocukların kendilerini ifade edebilecekleri, üretken olacakları ve yaşlarına uygun oyun alanları ile sosyal-spor faaliyetlerinin olduğu okul ortamları elbette çocukların gelişimine katkıda bulunacağı gibi disiplin sorunlarınında önüne geçecektir. Okulların fiziki ve içerik olarak iyileşmesi, çocukların okula devamını sağlayacak, uyum artacak ve doğal sonuç olarak suç davranışından da uzak kalmalarına yardımcı olacaktır.

Milli Eğitim müfredatına alınan ve ortaokul düzeyinde ki öğrencilere seçmeli olarak verilmesi amaçlanan Hukuk ve Adalet dersi ise eğitim sistemimiz için bir başka yenilik olacaktır. Bu dersin içeriği ve sunumu çocukların hukuk sistemimizi anlamasında, hak ve ödevlerinin farkına varmasında, adaletin yaşam felsefesi haline gelmesinde olumlu rol oynayacaktır.
Sonuç

* Suça sürüklenen her çocuk eğitim siteminin bir parçası olduğu gerçeği gözardı edilmeden bu çocukların hızlı bir şekilde kendi kabiliyetlerine uygun eğitim sistemine dahil edilmesi amaçlanmaldıır.

* Suça sürüklenen yada eğitim çocuğu olarak adlandırılacak yaştaki çocuklarımızın sosyalleşmeleri ve gelecekteki yetişkin hayatlarına olan hazırlığı büyük oranda eğtitim sistemi içersinde gerçekleştiği için çocukların kendilerini gerçekleştirebilecekleri ortamların oluşturulması gerekmektedir.

Kullanılan Kaynaklar
- Çocuk Koruma Kanunu (ÇKK)
- ÇKK'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik
- ÇKK'na Göre Verilen Koruyucu ve Destekleyici Tedbir Kararlarının Uygulanması Hakkında Yönetmelik
- ÇKK Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu
- BM Çocuk Haklarına Dair Sözlşemesi
- Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Szöleşmesi
- BM Riyad İlkeleri
- BM Havana Kuralları
- MEB 30/3/2012 tarihli ve 6287 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun

Oğuzhan Eyilik
Pedagog – Psikolojik Danışman
 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Meslek seçiminde bireysel özellikler

Mazi ve Ati arasında