Zamane problemleri 3.
Modern
yaşamın yapaylığı
Modern
yaşam, kolay yaşam, basit yaşam ve çekirdek aile yaşamının
getirilerinin pek çok sevilen tarafı var ancak süreç içerisinde
ortaya çıkan hastalıkların, kimyacılar tarafından imal edilen
"ilaç"isimli "şeyler" ile çözülebilmesi de
çok mümkün olmuyor.
Günümüzün konuya muhatap insanı, işinden evine, evinden işine rahatlık
içerisinde gidip-gelmesini, alış verişlerini güven ve huzur
içerisinde yapabilmesini, istediğine istediği zaman ulaşabilecek
uzaklıkta olmasını, mümkün olduğu kadar çok para kazanabilmesini, bir en fazla iki çocuk anne-babası
olmanın yeterli olduğunu, çocukları için özel gıdadan özel
okula devam eden bir hayat akışı sağlayabilmeyi başarılı bir
hayatın temel yaşam varsayımları olarak kabul etmektedir.
Her
doğal olanın yerini doğal olmayan ile yerini değiştirdiğine
şahit oluyoruz. Hayata devam etmemizi sağlayan her ne türden gıda
maddesi var ise hepsi doğal sistemin dışında üretilerek organize sistemler tarafından bize sunulmaktadır. Bayatlamayan ekmek,
çürümeyen meyve, kokmayan balık, istif edilmesi kolay köşeli
sebze ve meyveleri çevremizde belkide pek yakında göreceğiz.
Bizim
için olduğu ifade edilen ve bize rağmen üretilen "yapay"
her türden sistem ve ürün bir şekilde dönüp dolaşıp ayağımıza
takılıyor. Yapaylık durumu sadece üretimi söz konusu olan nesne
ve olgular için değil insani olan duygu ve düşüncelerinde
yapaylaştırıldığına şahidiz. En doğan insani haller dahi
farklı tanımlamaların altında varlık buluyor. Tanımlanmış
değer ve yargılar vasıtası ile insan standartlar doğrultusunda
ne olduğu belli olan bir canlı haline getirildi. Mimiklerimiz, sözlerimiz, duruşumuz artık fazlasıyla anlamlı. Doktorlar,
psikologlar tanı koyarken tümden gelim şeklinde sizin neyiniz
olduğunuzu ifade etmektedirler. Mesela çocuklarımızın gelecekte
ne tür becerilere sahip olacağı şimdiden belli çünkü sebep ve
sonuç ilişkisinin matematiğine fazlası ile güvenir durumdayız.
Yapay
olanın olağan olanı “olağan dışı” olarak adlandırması ve
bunun genel geçer kabul edilmesi üzerine insan dört duvar arasında
olmaksızın hücre hayatı yaşamaktadır. Herhangi bir doğa
olayının olağanlığı ile insanın mükemmel olmayışının
kabulünü gerçeklik olarak adlandıran insan yapaylığın mutluluk
kaynağı olduğu inancında hareket etmektedir. Oysa insan ile ile
birlikte tüm dünyanın gelişimi olağan akışı içerisinde devam
ettiği takdirde insan mutlu bir birey olabilecektir.
Kendi
şarkınızı söyleyin, kendi şiirinizi yazın ve kendi
iddialarınızı dillendirin...
Kendimiz
olabilmek için biraz çaba..
Birileri size uyumsuz diyormuş boş verin desinler..
Birileri size uyumsuz diyormuş boş verin desinler..
3.
Oğuzhan Eyilik
Yorumlar
Yorum Gönder